- daha fazla
- "more; any longer, any more"
İngilizce Sözlük Türkçe. 2010.
İngilizce Sözlük Türkçe. 2010.
fazla — sf., Ar. fażla 1) Gereğinden, alışılmıştan çok, aşırı olan, ziyade Yaşamak için çok zorluk çekiyordu. Fazla olarak hastaydı. R. N. Güntekin 2) Daha çok, aşkın Biz ancak Cumhuriyet devrinde elli yıldan fazla bir barış devri geçirmişiz. B. Felek 3) … Çağatay Osmanlı Sözlük
bir gömlek fazla eskitmiş olmak — birinden daha yaşlı ve daha görmüş geçirmiş olmak … Çağatay Osmanlı Sözlük
bir şeyler, bir şeyler — daha fazla açıklamamak, kısa kesmek gerektiğinde söylenen bir söz … Çağatay Osmanlı Sözlük
EŞFAK — Daha fazla şefkatli. Çok şefkatli … Yeni Lügat Türkçe Sözlük
Recep Tayyip Erdoğan — Erdoğan redirects here. For the Turkish helicopter Erdoğan, see Kamov Ka 50. Infobox Prime Minister name = Recep Tayyip Erdoğan image size = order = Prime Minister of Turkey president = Ahmet Necdet Sezer Abdullah Gül deputy = Abdullah Gül Cemil… … Wikipedia
Sakıp Sabancı — (7 April, 1933 – April 10, 2004) was a prominent Turkish business tycoon and philanthropist.Born as the second son of a cotton trader, he worked in all the ranks of his father s business without completing the high school. He was the head of… … Wikipedia
MÜKERRİR — Tekrar eden. Aynı şeyi bir sefer daha veya daha fazla tekrar eden. * Huk: Birden fazla suç işleyen … Yeni Lügat Türkçe Sözlük
aşırı — sf. 1) Alışılan veya dayanılabilen dereceden çok daha fazla, taşkın Ticaret az gelişmiş toplumlarda aşırı bir gelişme gösterir. O. Rifat 2) Bir şeye gereğinden çok fazla bağlanan, önem veren, müfrit, ekstrem 3) Gereğinden fazla, çok 4) zf. Ötede … Çağatay Osmanlı Sözlük
artık — sf., ğı 1) İçildikten, yenildikten veya kullanıldıktan sonra geriye kalan 2) Daha çok, daha fazla 3) zf. Bundan böyle, sonra, daha, yeter Artık onlar en lüks gazino ve barlara gidiyorlar, gecelerini oralarda geçiriyorlardı. T. Buğra 4) is. Kalan… … Çağatay Osmanlı Sözlük
— Wikimedia Foundation Error العربية Bahasa Indonesia Česky Dansk Deutsch Eesti Ελληνικά English Español … Википедия